BM Genel Kurulu'nda konuşan AB Dış Politika Şefi, Orta Doğu'da daha geniş çaplı bir savaşın önüne geçilmesi gerektiğini belirterek, AB'nin Ukrayna'ya sağladığı destek konusunda bilgi verdi.
Avrupa Birliği (AB) Dışişleri ve Güvenlik Politikaları Yüksek Temsilcisi Josep Borrell, İsrail ile Hizbullah arasında tırmanan çatışmanın "tam teşekküllü bir savaşa" dönüşebileceği uyarısında bulundu.
AB dış politika şefi, New York'ta düzenlenen 79. Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu çerçevesinde AB dışişleri bakanlarının gayrı resmi toplantısının ardından yaptığı açıklamada, en kötü sonucu önlemek için güçlü diplomatik arabuluculuk çabalarının gerekli olduğunu belitti.
Pazartesi günü İsrail'in hava saldırılarında 500 kişinin öldüğünü ve 4.400 kişinin yaralandığını belirten Borrell, kayıpların sayısının saldırıların siviller üzerindeki etkisinin dikkate alınmadığını gösterdiğini ifade etti.
Borrell saldırıların hem hedefli hem de rastgele olduğunu vurguladı: "Amaç nedeniyle hedefli ve sonuçları nedeniyle rastgele."
Sivilleri "kabul edilemez bir bedel" ödemeye zorladığını söylediği saldırıları kınayan Borrell, çatışmanın tırmanmasının tüm bölge için bir tehlike olduğu uyarısında bulundu.
Borrell ayrıca, barışa giden yolun Gazze'de ateşkes sağlanması ve İsrail ile Hizbullah arasındaki çatışmaların durdurulmasını öngören ve ilk olarak 2006 yılında kabul edilen 1701 sayılı BM Güvenlik Konseyi kararının uygulanmasından geçtiğini belirtti.
Borrell, Güvenlik Konseyi'nin kararı yürürlüğe koymamasını da eleştirerek, "Neredeyse 20 yıl oldu [ve] ben hala bu kararın uygulanmasını istiyorum," dedi.
Güvenlik Konseyi'nin meşruiyetini kaybetme riskiyle karşı karşıya olduğu endişesini dile getiren Borrell, "Çünkü ya hiçbir konuda anlaşamıyorlar ya da anlaştıklarında da uygulanmıyor," ifadelerini kullandı.
Uzlaşma ama temel değerlerde değil
BM Genel Kurulu öncesinde Avrupa Parlamentosu (AP) Başkanı Roberta Metsola, "siyasette ve toplumlarda giderek artan parçalanma" ile karşı karşıya olduğunu söylediği bir dünyada çok taraflılığın önemini savundu.
2024 Concordia Yıllık Küresel İlişkiler Zirvesi'nde konuşan Metsola, AP'nin temel değerlerini sulandırmadan nasıl uzlaşacağını yeniden öğrenmesi gerektiğini ve bunu yapmanın ortak bir zemin bulmak için gerekli olduğunu belirtti.
"Avrupa Parlamentosu'nda siyasi yelpazenin farklı gruplarına mensup 720 üyemiz var," diten Metsola, sözlerini şöyle sürdürdü: "Size bunun çoğu zaman imkânsız gibi geldiğini söyleyebilirim ama bir yolunu buluyoruz. Çoğunluğu sağlamlaştırarak değil, uzlaşma yoluyla ortak zemin arayarak oluşturuyoruz."
Ukrayna'daki savaşla ilgili olarak Borrell, Rusya'nın İran'dan silah, özellikle de füze aldığını düşündüğünü söyledi. Bunların AB üyesi ülkelerin topraklarına yaklaşmış ve bazı durumlarda da girmiş olmasından duyduğu ciddi endişeyi dile getirdi.
AB diplomatı ayrıca, Rusya topraklarının derinliklerindeki önemli mühimmat depolarını vurma ve imha etme konusundaki başarılı çabalarından dolayı Ukrayna'yı överken, G7'nin önümüzdeki hafta Kiev'in uzun menzilli silahları potansiyel kullanımını tartışmaya devam edeceğini belirtti.
Borrell bu konudaki tutumunun net olduğunu ve Rusya'ya karşı uzun menzilli silahların kullanılmasından yana olduğunu vurguladı.
"Herkes bu duruşu desteklemiyor ama bakalım hafta sonunda durum ne olacak?" dedi.
Borrell, Ukrayna'nın özellikle enerji konusunda AB'nin desteğine her zamankinden daha fazla ihtiyacı olduğunu kaydederek, kış yaklaşırken "Rusya'nın Ukrayna'yı karanlığa ve soğuğa mahkum etmek istediğini" söyledi.
"Komisyon'da Ukrayna'yı hem askeri hem de ekonomik olarak desteklemek üzere sadece 35 milyar euroya kadar bir kaynak yaratılması için bir teklifte bulunduk." diyen Borrell, sözlerini şöyle sürdürdü: "Ve bunların her ikisi de aynı anda yapılmalı. Yarın yok edilmek zorunda kalınacaksa bugün size bir elektrik jeneratörü sağlamanın bir anlamı yok."
Bu yılki üst düzey genel tartışma tema etrafında şekilleniyor: "Kimseyi geride bırakmamak: şimdiki ve gelecek nesiller için barış, sürdürülebilir kalkınma ve insan onurunun ilerletilmesi için birlikte hareket etmek."
euronews
