Avrupa
Giriş Tarihi : 04-06-2025 09:20

AB Adalet Divanı, yasa dışı göçe yardımın çocuklu ebeveynler için geçerli olmadığına hükmetti

AB Adalet Divanı, yasa dışı göçe yardımın çocuklu ebeveynler için geçerli olmadığına hükmetti

Avrupa Birliği Adalet Divanı (ABAD), sahte pasaport kullanarak iki çocukla birlikte İtalyan topraklarına giren Kongo kökenli bir kadının beraatine karar verdi.

Avrupa Birliği Adalet Divanı (ABAD) Salı günü, bir İtalyan mahkemesi tarafından açılan ve yasa dışı göçe yardım ve yataklık etmenin ne olarak değerlendirilebileceğine ilişkin bir davada göçmenlerin hakları lehine karar verdi.

Mahkeme kararında, üçüncü ülke vatandaşı bir kişinin yanında bir çocukla birlikte AB'ye düzensiz giriş yapması durumunda, bu kişinin davranışının "yasa dışı göçe yardım ve yataklık olarak değerlendirilemeyeceği" kaydedildi.

AB'nin en yüksek hukuk merciinin başkanı Koen Lenaerts kararında, "Aslında bu durumda ebeveyn, temel haklar, özellikle de aile hayatına ve çocuğa saygı çerçevesinde çocuğa karşı kişisel sorumluluğuyla ilgili bir yükümlülük üstlenmektedir," dedi.

Mahkeme bu ön kararıyla, 2019 yılında bir Kongo vatandaşının İtalya'ya giriş yapmasının ardından Temmuz 2023'te dava açan Bologna Mahkemesi ile aynı fikirde.

Söz konusu kadın, Bologna havaalanı sınırından iki küçük çocukla (yeğeninin annesinin ölümünün ardından fiilen bakımını üstlendiği kızı ve yeğeni) birlikte sahte belgeler kullanarak ülkeye giriş yaptı.

Eski eşinden tehditler aldıktan sonra Kongo'dan kaçtığını ve iki çocuğu da fiziksel sağlıklarından endişe ettiği için yanına aldığını söyledi.

Kadın tutuklanarak, İtalya'ya izinsiz girişi kolaylaştırmaktan yargılandı.

Suç olarak kabul edilmiyor

İtalyan mahkemesi, Avrupa Birliği Adalet Divanı'na yasa dışı göçün kolaylaştırılmasına ilişkin 2002 tarihli direktifin Temel Haklar Şartı ile uyumlu olup olmadığını sordu.

Başvuruyu yapan mahkeme, direktifin yardım ve yataklık suçunun cezalandırılmaması için bir gerekçe olarak insani yardım sağlayıp sağlamadığından şüphe ediyordu.

Başka bir deyişle, AB mahkemesine AB hukuku tarafından öngörülen izinsiz girişin kolaylaştırılması genel suçunun kapsamını soruyordu.

Salı günkü kararda, "Mahkeme, insanların sınırlar arasında dolaşımını düzenleyen kuralları ihlal ederek, üçüncü ülke vatandaşı olan ve kendisine eşlik eden ve üzerinde fiili bakım uyguladığı küçükleri bir üye devletin topraklarına getiren bir kişinin davranışının bu suçun kapsamına girmediği cevabını verir" denildi.

Kararda, bu davranışın "AB hukukunun mücadele etmeyi amaçladığı yasa dışı göçün kolaylaştırılması anlamına gelmediği", bunun yerine "söz konusu kişinin aile ilişkisinden kaynaklanan sorumluluğunu yerine getirmesi ve bu küçüklere fiilen bakması anlamına geldiği" belirtildi.

Lenaerts daha da ileri giderek bu yorumun temel sığınma hakkı ışığında da gerekli olduğunu belirtti. Kadının uluslararası koruma başvurusunda bulunmuş olması nedeniyle, bu topraklarda yasa dışı olarak kaldığının düşünülemeyeceğini açıkladı.

Lenaerts, ilk derece mahkemesinde başvurusu hakkında bir karar verilmediği sürece bu durumun geçerli olduğunu belirtti.

euronews

AdminAdmin