DÜNYA
Giriş Tarihi : 23-06-2025 10:04

İran’da ABD saldırısının hedefi olan nükleer tesisler hakkında ne biliyoruz?

İran’da ABD saldırısının hedefi olan nükleer tesisler hakkında ne biliyoruz?

ABD’nin hedef aldığı üç kritik tesis, sadece teknik altyapılarıyla değil, aynı zamanda İran’ın nükleer stratejisindeki rolleriyle de dikkat çekiyor. Peki, bu tesisler hakkında ne biliyoruz?

ABD Başkanı Donald Trump, Pazar sabah erken saatlerde açıklamada İran’da üç önemli nükleer tesisin hedef alındığını duyurdu. Fordo, İsfahan ve Natanz, İran’ın nükleer hedeflerinin kalbinde yer alıyor.

Bu üç tesis, hem uranyum zenginleştirme kapasitesi hem de yer altı yapıları ve uluslararası denetim tartışmalarıyla dikkat çekiyor.

İşte bu üç tesis hakkında bilinenler:

Natanz

Başkent Tahran’ın yaklaşık 250 kilometre güneyinde yer alan Natanz nükleer kompleksi, İran’ın en büyük uranyum zenginleştirme tesisi olarak kabul ediliyor.

Uzmanlar bu tesisin uranyum zenginleştirmede kullanılan santrifüjlerin geliştirilmesi ve monte edilmesi için kullanıldığını belirtiyor. Bu teknoloji, uranyumu nükleer yakıta dönüştürmek için kilit önem taşıyor.

Sivil toplum kuruluşu Nuclear Threat Initiative (Nükleer Tehdit Girişimi - NTI), Natanz’da 6 yer üstü bina ve 3 yer altı yapı bulunduğunu belirtiyor. Bunlardan ikisi toplam 50 bin santrifüj kapasitesine sahip.

Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı’na (UAEA) göre İran, yer üstündeki Pilot Nükleer Yakıt Zenginleştirme Tesisi’nde uranyumu yüzde 60 saflığa kadar zenginleştiriyordu. Silah kalitesindeki uranyum ise yüzde 90 saflığa ulaşıyor.

Ford

Kutsal Kum kentine yakın bir dağ zincirinin derinliklerine gömülü olan Fordo tesisi hakkında hâlâ birçok bilinmez var. Bildiklerimizin önemli kısmı yıllar önce İsrail istihbaratı tarafından ele geçirilen İran belgelerinden geliyor.

Ana salonlarının yer seviyesinin yaklaşık 80-90 metre altında olduğu tahmin ediliyor. İsrailli yetkililer ve bağımsız raporlara göre bu kadar derin bir hedefi vurabilecek bomba sadece ABD’de bulunuyor.

Son UAEA raporları İran’ın Fordo’da da yüzde 60 saflıkta zenginleştirilmiş uranyum üretimini artırdığını ortaya koymuştu. Uzmanlara ve UAEA'ya göre, tesiste şu anda 2 bin 700 santrifüj bulunuyor.

Pazar günü çekilen ve Associated Press (AP) tarafından analiz edilen uydu görüntüleri, Fordo yer altı nükleer tesisinin giriş noktalarında hasar oluştuğunu ortaya koydu.

Planet Labs PBC tarafından sağlanan görüntülerde ayrıca Fordo tesisinin bulunduğu dağda da zarar oluştuğu görülüyor.

Giriş tünellerinin kapatılması, İran’ın tesisin içine ulaşabilmesi için bu alanı yeniden kazması gerekeceği anlamına geliyor. Önceden kahverengi olan dağın bazı bölümlerinin griye dönüştüğü ve konturlarının önceki görüntülere kıyasla biraz farklılaştığı gözlemlendi. Bu durum, patlamanın bölgeye moloz saçtığını ve büyük olasılıkla özel Amerikan bunker buster (sığınak delici) bombalarının kullanıldığını düşündürüyor. Alanda hafif gri dumanın da hâlâ asılı olduğu görülüyor.

İran henüz tesisin uğradığı zarara ilişkin resmi bir değerlendirme paylaşmadı.

İsfahan

İran’ın orta kesiminde yer alan İsfahan, ülkenin en büyük nükleer araştırma kompleksine ev sahipliği yapıyor.

NTI’ye göre tesis Çin’in desteğiyle inşa edildi ve 1984 yılında açıldı. İsfahan’da yaklaşık 3 bin bilim insanı çalışıyor ve tesisin İran’ın nükleer programının merkezi olduğu düşünülüyor.

NTI’ye göre, burada “üç küçük Çin yapımı araştırma reaktörü,” bir “dönüştürme tesisi, bir yakıt üretim tesisi, bir zirkonyum kaplama tesisi” ile çeşitli laboratuvarlar ve diğer tesisler faaliyet gösteriyor.

İran'ın bu tesislerdeki faaliyetleri, son yıllarda uluslararası nükleer müzakerelerin ve gerilimlerin odağında yer aldı. ABD’nin son saldırısıyla birlikte bu tesislerin durumu ve İran’ın nükleer programındaki ilerleyiş merak konusu olmaya devam ediyor.

 

Radyasyon sızıntısı riski var mı?

İran’ın resmi haber ajansı IRNA, vurulan üç nükleer tesiste çevreye radyasyon yayılmasına yol açacak nükleer madde bulunmadığını duyurdu.

Haberde, Fordo, Natanz ve İsfahan tesislerinde bulunan malzeme ve ekipmanların saldırı öncesinde güvenlik protokolleri çerçevesinde taşındığı ya da koruma altına alındığı iddia edildi. Ajans, özellikle zenginleştirilmiş uranyum gibi radyasyon riski taşıyan maddelerin etkilenmediğini ve halk sağlığını tehdit eden bir sızıntının meydana gelmediğini bildirdi.

IRNA ayrıca, bu tesislerde görev yapan bilim insanları ve teknik personelin güvenli olduğunu ve olası bir radyoaktif sızıntıya karşı ek önlemlerin alındığını duyurdu. İsfahan’daki tesislerin bir kısmının araştırma reaktörlerine ev sahipliği yapması nedeniyle buradaki ekipmanların özel koruma altında olduğu belirtildi.

Ancak bu açıklamalarına dair Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı’ndan (UAEA) henüz teyit gelmedi. UAEA şu ana kadar saldırılara ilişkin resmi bir teknik değerlendirme veya saha inceleme raporu yayınlamadı.

İran'ın nükleer tesislerine saldırı

Trump, pazar gününün ilk saatlerinde Truth Social'da yaptığı paylaşımda, "Fordow, Natanz ve İsfahan dahil olmak üzere İran'daki üç nükleer tesise yönelik çok başarılı saldırımızı tamamladık. Tüm uçaklar artık İran hava sahasının dışında," dedi.

Fordow’u bombaladıklarını belirten Trump, “Tüm uçaklar güvenli bir şekilde evlerine doğru yola çıktı. Harika Amerikan savaşçılarımızı tebrik ederiz. Dünyada bunu yapabilecek başka bir ordu yok. ŞİMDİ BARIŞ ZAMANI! Bu konuya gösterdiğiniz ilgi için teşekkür ederim."

Trump ulusa sesleniş konuşmasında, ABD’nin İran’daki Fordow, Natanz ve İsfahan nükleer tesislerine “büyük hassasiyetle” gerçekleştirdiği bu hava saldırılarının “muhteşem bir askeri başarı” olduğunu söyledi.

İran’ın ana nükleer zenginleştirme tesislerinin tamamen ve eksiksiz biçimde yok edildiğini belirten Trump, “Sizlere bu gece bildirebilirim ki, saldırılar muhteşem bir askeri başarıydı. İran’ın önemli nükleer zenginleştirme tesisleri tamamen ve eksiksiz bir şekilde yok edildi,” dedi.

“Amacımız, dünyanın bir numaralı terör destekçisinin yarattığı nükleer tehdidi ortadan kaldırmaktı,” diyen Trump, “Orta Doğu’nun zorbası İran şimdi barış yapmalı. Yapmazlarsa, gelecekteki saldırılar çok daha büyük ve çok daha kolay olacak” uyarısında bulundu.

Konuşmasında, İran’ın eski askeri komutanı Kasım Süleymani’ye de değinen Trump, Süleymani'nin binlerce kişinin ölümüne neden olduğunu hatırlatarak, “Uzun zaman önce bunun olmasına izin vermeyeceğime karar verdim, artık devam etmeyecek,” ifadelerini kullandı.

ABD Başkanı ayrıca, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’yu tebrik ederek, “İsrail için bu korkunç tehdidi yok etmek üzere bir ekip olarak çalıştık,” dedi.

Netanyahu ise Trump’ın kararını “tarihi değiştirecek” olarak nitelendirerek, “Başkan Trump’ın cesur kararı, ABD’nin muazzam ve haklı gücüyle İran’ın nükleer tesislerini hedef aldı. Önce güç gelir, sonra barış” dedi.

'Hayalet uçaklar kullanıldı'

Reuters haber ajansı, saldırılarda ABD'nin B-2 hayalet uçaklarını kullandığını yazdı.

Söz konusu bombardıman uçaklarının cumartesi Missouri eyaletindeki Whiteman Hava Kuvvetleri Üssü'nden kalktığı ve Guam bölgesindeki ABD Hava Kuvvetleri üssüne doğru yola çıktığı tespit edilmişti.

Bombardıman uçaklarına dört adet Boeing KC-46 Pegasus yakıt ikmal uçağının eşlik ettiği öğrenilmişti. Bunlardan ikisi Pasifik Okyanusu üzerinde B2 uçağı için yakıt ikmali gerçekleştirdiği saptanmıştı.

Bu da ağır yük taşımaları nedeniyle yakıt depoları tam dolu olmadan fırlatıldıkları anlamına geliyordu. Uçakların taşıdığı yüklerin ise sığınak delici bombalar olabileceği ileri sürülmüştü.

Fox News'e göre, B-2, yalnızca ABD'nin sahip olduğu iki adet 15 tonluk sığınak bombası taşıyabilir. Bu bombaların İran'ın ciddi biçimde güçlendirilmiş nükleer sahası Fordow'u hedef almak için kritik olabileceği söyleniyordu.

euronews

LMLM

LM