Afrika'nın batı kıyısında yer alan İspanyol takımadaları yıllardır Avrupa'ya ulaşmaya çalışan göçmenler için ana ve ölümcül bir rota.
İspanya’nın Kanarya Adaları’nda, göçmenleri taşıyan küçük bir teknenin limana yanaşırken alabora olması sonucu Çarşamba günü dört kadın ve üç kız çocuğu hayatını kaybetti. Olayı, İspanyol acil durum servisleri duyurdu.
İspanyol deniz kurtarma servisi, botu kıyıdan yaklaşık 9,6 kilometre açıkta tespit ettiklerini ve teknenin, El Hierro adasındaki iskeleye yanaşırken çocuklar indirilmeye başlandığı sırada devrildiğini belirtti.
Yerel basına göre küçük tekne, 100’den fazla kişiyi taşıyordu.
İspanyol kurtarma ekipleri ve Kızılhaç üyeleri, suya düşen çok sayıda kişiyi kurtarma operasyonuna katıldı.
Afrika’nın batı kıyısı açıklarında yer alan İspanyol takımadaları, uzun süredir Avrupa’ya ulaşmaya çalışan göçmenler için ana rotalardan biri konumunda. Ancak bu rota, aynı zamanda dünyanın en tehlikeli göç yollarından biri olarak biliniyor. Göçmen hakları grubu Caminando Fronteras’ın (Sınırları Aşanlar) ocak ayında yayımladığı rapora göre, geçen yıl Kanarya Adaları’na ulaşmaya çalışırken 10 binden fazla kişi hayatını kaybetti.
Buna rağmen 2024 yılında rekor sayıda göçmen adalara ulaşmayı başardı. Kanarya Adaları yetkililerine göre bu yıl 43 binden fazla kişi adalara ulaştı.
Avrupa Birliği’ne üye birçok ülke, göçmen politikalarını güncellemeye başladı. Göç meselesi, Avrupa Konseyi’nin de öncelikli gündem maddeleri arasında yer alıyor.
Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, üye devletlere gönderdiği bir mektupta, sığınmacıların iade süreçlerinin hızlandırılmasını ve üçüncü ülkelerde gözaltı merkezleri açılmasını önerdi. Bu teklif, İtalya Başbakanı Giorgia Meloni’nin Arnavutluk ile yaptığı tartışmalı anlaşmaya dayandırıldı.
Öte yandan İspanya hükümeti, geçen yıl Ciudad Real Havalimanı’nda düzensiz gelenlerin sığınma başvurularını karşılamak üzere acil bir kabul merkezi açacağını duyurdu.
Mart ayında ise Madrid yönetimi, Kanarya Adaları'nda barınan binlerce ailesiz göçmen çocuğun ülkenin diğer bölgelerine dağıtılmasına yönelik bir karar aldı. Bu reform, İspanya’nın özerk bölgeleri ile merkezi hükümet arasındaki aylardır süren siyasi çıkmazı sona erdirdi ve başta Kanarya Adaları olmak üzere aşırı kalabalık göçmen merkezlerinin üzerindeki yükü azaltmayı hedefledi.
Aylar boyunca Kanarya Adaları’ndaki yerel yöneticiler, adalara ulaşan binlerce çocuk ve gencin barınması için yeterli kaynağın bulunmadığından şikayetçiydi.
Şu anda takımadalar genelinde 5000’den fazla refakatsiz çocuk barınıyor.
euronews
