Avrupa
Giriş Tarihi : 14-12-2024 12:28

Avrupa'daki Suriyeliler sevinç ve endişe arasında sıkışmış durumda: 'Henüz güvenli değil'

Avrupa'daki Suriyeliler sevinç ve endişe arasında sıkışmış durumda: 'Henüz güvenli değil'

Avrupa'daki Suriyeliler için Esad rejiminin düşüşünü izlemek coşkulu bir andı ama bu durum yerini ülkelerinin hala belirsiz olan siyasi geleceğine dair endişeye bıraktı.

2015 yılından bu yana yaklaşık 4,5 milyon Suriyeli, bitmek bilmeyen bir iç savaştan ve derin bir insani krizden kaçarak Avrupa'ya geldi.

Dünyanın genelinde olduğu gibi Avrupa'daki Suriyeliler de hafta boyunca Heyet Tahrir Şam (HTŞ) grubu liderliğindeki isyancıların Suriye'deki ilerleyişini şaşkınlıkla izledi.

Beşar Esad'ın ülkeden kaçarak Moskova'ya gitmesiyle, 13 yıldır Esad yönetimi ile muhalif isyancılar arasında süren iç savaş ve 50 yıllık Esad ailesinin yönetimi sona erdi.

Şu anda Almanya'da yaşayan Suriyeli Zahra Alhelamy, Esad yönetiminin sona erdiği haberini aldığını ise şu sözlerle anlatıyor:


"Babam koşarak odaya girdi ve 'Suriye özgür' diye bağırdı. Şaka yaptığını sanmıştım. Bütün ailem [sevinçten] ağlıyordu."

Şu anda 23 yaşında olan Alhelamy 11 yaşındayken Suriye'den ayrılmış.

Alhelamy, yürüyerek Türkiye'ye geldikten sonra, kız kardeşleri, erkek kardeşi ve anne babasıyla birlikte, Yunan adası Midilli'ye giden bir botla Avrupa'ya adım attı.

Almanya'ya sığınmaya karar vermeden önce ilk olarak iki buçuk yıl Atina'da kalan Alhelamy, önce bir mülteci kampında yaşadı, ardından Berlin'e taşındı ve daha sonra da Batı Almanya'daki Hannover kenti yakınlarında küçük bir kasabaya yerleşti.

Alhelamy, ailesi Almanya'ya ilk geldiği sırada kendisini "umutsuz" hissettiğini söyledi.

Almanca öğrendikten sonra bir doktorun muayenehanesinde asistanlık eğitimi almış olan Alhelamy, "Tek bir kelime bile anlamıyordum ve herhangi bir kasaba ya da şehirden çok uzaktaydık," sözleriyle o dönemi anlattı.

Zahra Alhelamy Esad yönetiminin sona ermesini kutluyor
Zahra Alhelamy Esad yönetiminin sona ermesini kutluyorZahra Alhelamy
Esad'ın kaçmasından sadece bir gün sonra, yaklaşık bir milyon kişiyle Avrupa'da en fazla Suriyeli mülteciye ev sahipliği yapan Almanya'nın yanı sıra İsveç ve Yunanistan'ın da aralarında bulunduğu bir dizi ülke, iltica başvurularını geçici olarak askıya alacağını duyurdu.

Alhelamy ve ailesinin şu anda Almanya'da sığınma hakkı bulunuyor. Ancak onlar için Suriye'ye dönmek yine de bir seçenek olmayabilir.

Esad yönetiminin sonlanmasının kendileri için bir çözüm olmadığını ifade eden Alhelamy, geleceklerine yönelik endişelerini şu sözlerle ifade etti:

"Bir sonraki başkanın kim olacağını bilmiyoruz, bir sonraki başkanın olup olmayacağını da bilmiyoruz. Buraya gelmemiz çok uzun sürdü ve artık Suriye'de yaşayacak bir yerim de yok geri dönsem ne olur?"

"Müslüman bir kadın olarak Almanya'da ayrımcılığa uğruyorum ama burada çalışmaya başladım, burada yaşıyorum ve artık burası benim ikinci evim. Suriye henüz güvenli değil."

'Demokratik değilse geri dönemem'
Fransa'nın başkenti Paris'te yaşayan Suriyeli Bushra Alzoubi için Avrupa ülkelerinin sığınma taleplerini askıya alma kararı, Fransa'da sığınma talep etmeye çalışırken yaşadığı belirsizliği hatırlatıyor.

Suriye'den ilk olarak Ürdün'e kaçan ve ardından akademik bir bursla Fransa'ya gelen Alzoubi'ye önce dört yıl süreyle yalnızca ikincil koruma verilmiş, Alzoubi ise bu kararı temyize götürdü ve kazandı.

Sığınma talebinde bulunma sürecinin uzun, karmaşık ve zaman zaman "aşağılayıcı" olduğunu söyleyen Alzoubi, "Sürekli yalan söylediğiniz ve bir şeyleri kanıtlamanız gerektiği söyleniyormuş gibi hissediyorsunuz," sözleriyle hissettiklerini aktardı.

Alzoubi, sığınma başvurusu talepleriyle ilgilenen personellerin, Suriye'deki insani ve siyasi krizin kapsamı hakkında, kendisi için kritik olan bir kararı verecek kadar bilgi sahibi olmadıklarını vurguladı.

Related
Esad'ın devrilmesinin ardından Türkiye'deki Suriyeli mülteciler evlerine dönmeye başladı
Beşar Esad'ın ardından: Suriyeliler insan hakları konusunda HTŞ'ye güvenmeli mi?
Bu hafta başında Fransa İçişleri Bakanlığı, Suriye vatandaşlarının iltica taleplerini askıya alma ihtimali üzerinde çalıştığını açıkladı. Fransa Mültecileri ve Vatansız Kişileri Koruma Bürosu'na (OFPRA) göre, Fransa 2023 yılında Suriyelilerden gelen 4000'den fazla sığınma talebi kayıtlara geçti.

Alzoubi, "Şu an yaşanan gerçek, sığınmacıları terörist olmakla suçlamanız ve insanları geri göndermek istediğinizi söylediğinizdir. Nasıl bir pozisyon olduğunuz konusunda net olmalısınız," dedi.

İsyancı grupların Şam'a girmesine öncülük eden HTŞ, birçok Batılı ülkede terör örgütü olarak kabul ediliyor. HTŞ, şu anda AB'nin terörle mücadele kapsamında yaptırım uygulananlar listesinde El Kaide'ye bağlı bir örgüt olarak yer alıyor.

Alzoubi, Fransa'da geçirdiği süre boyunca Fransızca öğrenmek ve entegre olmak için üzerinde büyük bir çaba sarf etti ve Sciences Po Üniversitesi'nde İnsan Hakları ve İnsani Eylem bölümünde yüksek lisans yaptı.

Avrupa'da edindiği donanımları ülkesine taşımak isteyebileceğini söyleyen Alzoubi, "Suriye'ye geri dönmeyi ve yurtdışında edindiğim araçlar ve siyasi farkındalıkla Suriye üzerinde çalışmayı tüm kalbimle isterdim. Ancak geri dönmek için güvenceye ihtiyacım olacağını hissediyorum. Şu anda kimse ne olacağını bilmiyor,"

Alzoubi, "Demokratik bir Suriye olmazsa geri dönemem," diye açıkladı.

Başka bir Afganistan endişesi
Mohamed Khedhr, Esad'ın kaçışını "bir rüya gibi" şekilde nitelendirdi.

Euronews'e yaptığı açıklamada Khedhr, "Hayatım boyunca bunu göreceğimi hiç düşünmemiştim" dedi.

Dokuz yıl önce Suriye'den kaçan 38 yaşındaki gazeteci ve aktivist, rejim döneminde yaşanan insan hakları ihlallerini belgeleyen çalışmaları nedeniyle ölüm tehditleri alıyordu.

Esad'ın devrilmesinin hedeflerden yalnızca biri olduğunu belirten Khedhr, "Devrim sadece Esad'ı devirmek için değil, aynı zamanda hayallerimiz olduğu için yapıldı. Haklarımızı istiyoruz, demokrasi istiyoruz, renkli bir vatan istiyoruz," dedi.

Khedhr, "Şimdi gördüğüm şey hayal ettiğimiz şey değil," diyerek de sitem etti.

"Onlara zaman tanıyalım diye düşünmek istiyorum ama en büyük korkum Suriye'nin başka bir Afganistan'a dönüştüğünü görmek."

Ebu Muhammed Colani adıyla da bilinen HTŞ lideri Ahmed Hüseyin el Şara, grubun ülkeye hakim olmayacağı ve düzenli hükümet hizmetlerinin yeniden başlayacağı konusunda Suriyelilere güvence vermeye çalışıyor.

Yine de Khedhr, daha önce Esad'ı destekleyenlerin HTŞ Şam'ı ele geçirdikten sonra Ahmed Hüseyin el Şara'nın etrafında toplanmasının endişe verici bir gösterge olduğunu söyledi.

Khedhr sözlerini ise şöyle noktaladı:

"Kendini putlaştıran birini istemiyoruz. Esad, Colani yüzünden değil, sahip oldukları her şeyi feda eden milyonlarca Suriyeli yüzünden devrildi. Suriyelilere inanıyorum, bu özgürlük için en büyük bedeli biz ödedik."

euronews

LMLM

LM