Açık Deniz Antlaşması'nın, küresel okyanus koruma çabalarında önemli bir değişim yaratma potansiyeline sahip olduğu düşünülüyor.
Avrupa Birliği (AB) ve altı üye ülkesi Çarşamba günü New York'ta Birleşmiş Milletler'in (BM) açık denizlerin korunmasına yönelik anlaşmasını resmen onayladı.
Bu uluslararası anlaşma, okyanusun ulusal deniz sınırlarının ötesinde kalan kısımlarının korunması için kritik bir fırsat olarak görülüyor. Son onay dalgası, haziran ayı başlarında Fransa'nın Nice kentinde gerçekleştirilmesi planlanan önemli BM Okyanus Konferansı öncesinde geldi.
AB'nin Balıkçılık ve Okyanuslardan sorumlu Komisyon Üyesi Costas Kadis, bu adımı, "dünya okyanuslarının korunması ve gezegenimizin ekosisteminin hassas dengesinin muhafaza edilmesi yönünde atılmış tarihi bir adım" olarak nitelendirdi.
Onay, AB'nin ve altı üye ülkenin anlaşmanın bağlayıcı bir uluslararası hukuk haline gelmesini resmen kabul ettiği anlamına geliyor. Bu genellikle ulusal mevzuatın anlaşmanın ana hatlarıyla uyumlu hale getirilmesini içeriyor.
Nisan ayında Avrupa Komisyonu, Açık Deniz Antlaşması'nı Avrupa hukukuna aktaracak bir direktif önerisi sundu.
Açık Deniz Antlaşması nedir?
Açık Deniz Antlaşması, küresel okyanus koruma çabalarında önemli bir değişim yaratma potansiyeline sahip.
Açık denizler ve deniz yatağı da dahil olmak üzere ulusal yetki alanlarının dışında kalan alanlar, dünya okyanuslarının yaklaşık üçte ikisini kapsıyor. Bu bölgeler kirlilik, aşırı kullanım, iklim değişikliği ve biyolojik çeşitlilik kaybından kaynaklanan artan tehditlerle karşı karşıya. Halihazırda açık denizlerin sadece yüzde 1'i koruma altında.
Yıllar süren müzakerelerin ardından Mart 2023'te açık denizlerin korunması ihtiyacı konusunda küresel bir mutabakata varıldı. Anlaşma metni, Haziran 2023'te New York'taki BM merkezinde resmen kabul edildi.
Anlaşma, ulusal deniz sınırları dışındaki alanlarda deniz yaşamının korunmasının önünü açıyor. Deniz koruma alanlarının oluşturulmasına olanak tanıyor ve 2030 yılına kadar dünya okyanuslarının en az yüzde 30'unun korunması yönündeki küresel hedefi destekliyor.
Açık Deniz Anlaşması'nın uluslararası hukuka dönüşmesi için ne gerekiyor?
"Karma anlaşma" olarak sınıflandırılan antlaşmanın hem AB hem de üye devletler tarafından ayrı ayrı onaylanması gerekiyor.
Çarşamba günü Kıbrıs, Finlandiya, Macaristan, Letonya, Portekiz ve Slovenya onaylarını sunarak AB'ye katıldılar. Fransa ve İspanya bu yılın başlarında anlaşmayı zaten onaylamıştı.
Antlaşmanın yürürlüğe girmesi için 60 tarafın onayı gerekiyor. Son katılımlarla birlikte onay sayısı 29'a ulaştı. Toplam 115 ülke anlaşmayı imzalayarak onaylama konusundaki potansiyel kararlılıklarını ortaya koydu.
AB, Nice'deki BM Okyanus Konferansı 'na kadar yürürlüğe girmesi için gereken 60 onayın sağlanması umuduyla, kalan tüm tarafları gecikmeden anlaşmayı onaylamaya çağırıyor.
Açık Deniz İttifakı Avrupa Bölge Koordinatörü Nathalie Rey, zirveye sayılı günler kala AB'nin attığı adımı onay eşiğinin aşılması yönünde "güçlü bir ivme" olarak nitelendirerek, "Biyoçeşitlilik ve iklim krizleriyle mücadelede AB'nin liderliği elzemdir. Bu cesur adım, okyanusların korunmasının isteğe bağlı değil, küresel bir öncelik olduğuna dair net bir mesaj gönderiyor," dedi.
euronews